| |
Yorum ve görüşleriniz tarih sırasına göre görüntülenmektedir. Toplam
1100 yorum vardır. |
|
| |
|
|
| |
21.02.2016 00:52:00
Münevver Aktaş |
|
| |
Savın Cevizoğlu,
Az önce sona eren programınızı kendime mutfağa gidip kahve yaparsam bir iki cümlesini kaçırırım korkusuyla ekranın karşısından kalkmadan izledim.
Sayın Prof. Dr. Acar Baltaş hocamı heyecanla dinledim.
Konu seçiminiz gerçekten takdire şayan.
Ben bir hukukçuyum, ama dünyanın en güzel kurallarının kabul edilmesinin bir toplumu aydınlığa ulaştırmayacağına, onu mutlaka mutluluğa götürmeyeceğine inanırım. Yani en azından bu tek başına yeterli olmaz diye düşünüyorum. Ben topluma hakim zihniyete odaklanıyorum. Bu zihniyet kavramı içinde de ön yargı ve klişeler nasıl oluşur ve nasıl keskinleşir, bunlardan nasıl kurtuluruz konusuna odaklanıyorum. Toplumda özellikle kadınlar aleyhine oluşan ön yargı ve klişelerle mücadele benim için çok önemli. Siz dahi programın başında, konuğunuz kadınların daha gerçekçi değerlendirme yaptıkları yolundaki bir araştırmadan bahsettikten hemen sonra, sanki hemen rahatsız oldunuz ve peki ya alışveriş dediniz. Yani kadınlar düşüncesizce alışveriş yapar klişesi. Oysa 900-1000 lirayla bir ayı geçirip iki çocuk okutan kadınlar çoğunlukta bu toplumda. Kadınlar aleyhine oluşturulan ön yargı ve klişeler, reklamıyla, haberiyle, filmiyle, dizisiyle oluşturuluyor. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesinin 5. maddesi devlete, kadınlar aleyhine bu ön yargıları ortadan kaldırma görevi yüklemiştir. Ama yapılmıyor o ayrı. Beni üzen ise Aydınlık gazetesindeki bazı haberlerde ve Ulusal Kanaldaki görüşlerini genel olarak benimsediğimiz kişilerde dahi -belki farkına bile varmadan- ayrımcı bir dil kullanılması. Örneğin son programınızla aynı gece konuşmalarını zevkle dinlediğin Nihat Genç de erkek gibi sözünü kullandı.
Zihniyet, ön yargılar, klişeler nasıl oluşur? Bunlarla nasıl mücadele edilir? Ben bu soruya kilitlenmiş gibi yaşıyorum şu sıralar. Çünkü içinde bulunduğumuz dünya sistemi bunlar sayesinde devam ediyor ve kadınlar ölmeye ve şiddet görmeye bu nedenle devam ediyor.
Programlarınız için sizi gönülden kutlar, iyi akşamlar dilerim.
Yrd. Doç. Dr. Münevver Aktaş
DEÜ Hukuk Fakültesi Uluslararası Kamu Hukuku öğretim üyesi |
|
| |
|
|
| |
21.02.2016 00:41:00
tuncay özbal |
|
| |
şuan (tarabyadan izliyicinizim.) yayın görüntüsü var. ses yok. kulak tırmalıyan ses kirliliği var. yayınlarda derin dip ses var(çınlama- yada fasılalı rahatsız bir ses var). |
|
| |
|
|
| |
20.02.2016 21:56:00
Baturalp Arslangörür |
|
| |
Sayın Hulki Bey,
Hep harika idiniz,ama bu gece daha da.Çünkühayat karmaşıklaştıkça insanların psikoloji bilmine ihtiyacı artar.Ülkemizde iseBaltaşlar,(Zuhal,Acar) Prof.Binnur Yeşilyaprak,Doğan Cüceloğlu ve diğerleri.
Dünyada bu yeni bilmi öğrenip yıllardır ülkemizde çok para kazanmadan hocalık yapmışlardır.Örneğin Zuhal Hoca70li yıllarda üniversite yeni bir çalışma yaparken diğer hocalar ne çalıştığını sormuşlar.Hocada STRES demiş.Diğer hocalar bunu anlamamışlar.Ancak bugün strese ilişkin Anadolunun mezralarında bile herkesin fikri var.Degerli hocalarim iyiki varsınız,karmaşıklaşan hayatta ülkemizin size çok ihtiyacı var.iyi geceler,saygılar. |
|
| |
|
|
| |
20.02.2016 21:34:00
Ersin Kimiz |
|
| |
Sayin Cevizoglu,
Programiniz her zaman oldugu gibi harika bir kez daha bu keyifli ve ogretici anlar icin tesekurler. Konugunuz Sayin Baltas da muhtesem. Az once konu icinde gectigi gibi Amerika da otomobil kullanirken en buyuk hatalari kendisini iyi surucu diye belirleyen kisiler ve buyuk mahkumiyetler ile karsi karsiya kalan bir kesim yapmis? Latife olarak ta aklima gelen ilk sey bilhassa bizim toplumumuzu da iceren yiksek ego ve hata yapmam algisini kapsiyan icin MFO nun Sen Neymissin Be Abi sarkisni nacizane olarak hatirlatmak istedim. Demek ki bu guzel sarki oldukca evrensel dilde yazilmis. Ama bizde herkes her seyin profesoru ve uzlasmasiz ve kendisni cok az sorgulayan oldugu icin paylasma istedim.Saygilarimla
|
|
| |
|
|
| |
20.02.2016 20:32:00
Cemal KAYA |
|
| |
Yıllardır bu soruyu soracağım bir bilim adamı düşünüyordum. Bu hafta tamda bu konu rastgeldi, Sag olun.
Sorum(Paradoks)Zeki olan bir yaratık,kendi sonunu kendisi hazırlar mı? Veya , Kendi sonunu kendi hazırlayan bir yaratık, zeki olabilir mi? |
|
| |
|
|
| |
14.02.2016 00:22:00
Arif Yayla |
|
| |
İsa’nın doğumundan bu yana 2015 yıl geçmiş. Bilgi aktarım yaşının başlangıcını 25, ve insan ömrünü 75 yaş kabul edersek 75-2550 yıl eder yani kişi ortalama 50 yıl bilgi aktarır demek. Ben bilgi aktarma yaşını önemsiyorum.
2015:5040 sayısına ulaşırız ki bu sayı bilgi aktarma yaşı olan 50 yılın 40 katıdır. Yani 40 nesil denilebilir.
Laf aramızda, benim tevellüt () 1953. 50 yıllık kesiti bilgi aktarma dönemi saydığımıza göre, dönemlerin çakışmasını da göz önünde bulundurursak, birincisi çocuklarım, ikincisi babam, üçüncüsü büyük dedem. Benim yaşımda torun sahibi olanların, örnekse henüz değil ama içimizde 25 yıl daha yaşayacaklar için birinci bölümde değindiğim çağdaşlarım Zülfiye ve Erol arkadaşlarımın yeni doğan Arda’sını da eklersek, etti dört.
Demek ki ben bile şimdilik 40’ta 4 bilgi aktarımcıyı tanımış durumdayım. Yani 10 eder.
Birisi ölen diğeri doğan insanları uç uca eklersek, sayı 40 yerine 25 olur.
Konuğumuz bunu düşünmeli dersem ayıp olmaz sanırım.
Saygılar.
Ecz. Arif Yayla |
|
| |
|
|
| |
14.02.2016 00:08:00
Münevver Yörük |
|
| |
Dünyada bulunan 400 bin yıllık Golan Tepelerinden çıkan kadın heykeli ( Kibele) gibi heykelcik var.
Ayrıca 26.000 yıl öncesinden Müzede yer alan Çekoslavakyada kadın baş heykeli var.
Buzul çağları sürekli periyodik olarak dünyada tekrarlanır.
Ayrıca 8.250 yıl öncesinden ülkemizde höyüklerden çıkan aletler var. Taş ile savaş yapmışlar. Tahta olanlar yok oluyor.
|
|
| |
|
|
| |
13.02.2016 23:55:00
Münevver Yörük |
|
| |
Doğu Perinçek beye aynen katılıyorum. sn.Mirza pek bilgisiz ve yabancı kaynaklardan yarım yarım bir kaç bilgi edinmiş ki onlar da çok yanlış |
|
| |
|
|
| |
11.02.2016 19:09:00
emin albayrak |
|
| |
Sn. Hulki Cevizoğlu,
Sizi takip etmek büyük bir keyif. mehdilik ve mehdiyet nedir programınızı izledim, tartışmanın kazananı siz olmuşsunuz, bundan sonra dini direkt olarak eleştiren programlar veya tartışmalar düzenlemenizi rica ediyorum. ayrıca sorgulama teknikleri kitabınızı da alıp en yakın zamanda okumak istiyorum.
Emin Albayrak |
|
| |
|
|
| |
24.01.2016 02:10:00
yusuf görgülü |
|
| |
Hazreti Muhammedin, peygamber olarak vahıy alıp. tebliğ ettiği dönemde, tebliğe inanan lar tarafından kabul edilmiş toplum lideri olarak ifade etmek, devlet başkanı, kral, şah gibi daha sonra ortaya çıktığını düşündüğüm sıfatlar la tanımlanmasından daha uygun olmaz mı? |
|
| |
|
|
| |
Sayfa (26/110) << Önceki 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 Sonraki >> |
|
| |
|
|
