Hulki Cevizoğlu, Ülke TV’de Ersoy Dede’nin moderatörlüğünü yaptığı, “Bıçak Sırtı” programına katıldı.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a suikast ve zehirlenme iddialarının konuşulduğu programda Cevizoğlu, iddialar hakkında yaptığı analizlerle izleyenlere çok farklı bakış açıları sundu.
Özal’ın zehirlendiği iddialarına katılmadığını belirten Cevizoğlu, Özal ailesinin ve “Özal zehirlendi” diyenlerin açıklamalarının tutarsız ve kanıtlara dayanmadan yapılan açıklamalar olduğunu söyledi: “Bakınız Taha Akyol köşe yazısında, ‘Bu paranoyak tartışmaları bırakın. Özal, eceliyle ölmüştür’ diyor. Taha Akyol, Ergenekoncu olmadığına göre sözlerine niçin güvenmiyorsunuz? Adli Tıp’ın açıklamalarına da güvenilmiyor.
Özal’ın ölümün araştırmak gerekir ama bunu diyenlerin arkasında şöyle bir düşünce var. Biz bunu birilerinin üzerine yıkalım! Mesela Ahmet Özal, 18 Haziran 1988’deki ANAP Kongresi’nde Kartal Demirağ’ın düzenlediği suikastın arkasında kimin olduğunu babasının bildiğini ama ‘ülke karışmasın’ diye bunu açıklamadığını söylüyor.
Biz yıllarca Başbakanlık muhabiri olarak rahmetli Özal’ı takip ettik. Kendisini çok iyi tanıyoruz. Kartal Demirağ suikastının arkasında kimin olduğunu Özal biliyorsa söyleseydi. Biz kimden söz ediyoruz? Özal gibi bir insandan söz ediyoruz, sokaktaki sade vatandaştan değil! Kimseden çekinmeyen korkusu olmayan birisinden. Zaten Özal ne diyordu? ‘Allah’ın verdiği canı Allah’tan başkası alamaz.’ Ve, ‘Biz Allah’tan başka kimseden korkmayız’ diyen bir insan, ‘İki Necdet’ler’ olayında Necdet Öztorun’un Genelkurmay Başkanı olmasını engelleyen, bir Genelkurmay Başkanını (Torumtay’ı) istifa ettiren bir insandan söz ediyoruz. Askerden ve sivilden korkmayan Özal gibi bir insan Kartal Demirağ suikastının arkasındakileri bilseydi söylemez miydi? Özal, Tayyip Erdoğan’ın yaptığı gibi herkesin kulağından tutar gereğini yapardı, ezerdi. Özal’ı tutacak bir kuvvet yoktu. Bunlar bana ciddi gelmiyor. Hatta, Korkut Özal, bu ismi abisinin kendisine söylediğini söylüyor. Şimdi bu ismi açıklasınlar.
Ayrıca 88’den bu yana Özal’a ilk suikast girişimi yapıldığından beri hesabını sonraki ANAP hükümetleri döneminde de niçin sormadılar? Özal neden sormadı? O sormadıysa bugün Kartal Demirağ yaşıyor. Özal’a hakikaten bi suikast yapıldıysa Kartal Demirağ’a hukukun bütün yollarını kullanarak sorun, ‘bu işin arkasında kim var’ diye. Onun dışında bütün tartışmalar olayın üstüne örtmek içindir. Kartal Demirağ ölmeden, başına bir iş gelmeden çağırın sorun.
Köşk’te ambulans yoktu deniyor. O dönemin DYP’li Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna öldü. Çağırın müsteşarını sorun, ambulans niye yoktu diye.
Ayrıca ‘Özal politikaya atılacaktı, önünü kesmek için öldürüldü’ deniyor. Özal, asla politikaya giremezdi. Çünkü ‘Muhalefet olacak mısınız’ diye sorduk kendisine ve ‘Asla muhalefet olmam’ dedi. ‘Yerel seçimde üzerimizden silindir geçti’ dedi…
Özal, yerel seçimlerde oylarını yüzde 21,78’e indirip azınlığa düştükten sonra, meclisteki eski oyları ile Cumhurbaşkanı oldu. Özal çok akıllı bir adamdı. Yerel seçimde azınlığa düşmüş Anap’ın mı başına geçecekti? ‘Ben kumarbaz değilim’ diyordu. Özal’a “Çankaya’nın şişmanı işçi düşmanı” diye yoğun muhalefet vardı. Parti içinde büyük bölünme ve kavgalar vardı. Halk tabanı kalmamıştı. Hangi partinin başına geçecekti?.
Ahmet Özal Uğur Mumcu ile babasının aynı safta olduğunu söylüyor. Uğur Mumcu değil miydi, ANAP iktidarının yomsuzluklarının üzerine giden ANAP tarafından düşman gibi görülen?
Ayrıca Ahmet Özal, 17 Nisan 2002’deki açıklamasında babasının öldürüldüğü iddiaları üzerine Nuriye Akman’a verdiği demeçte ‘Babam öldürülmedi. Yaygara yapmanın alemi yok. Amerikan filmlerine çevirmeyin” demişti. Bugün ise ‘Babamı öldürdüler’ diyor Ahmet Özal.
Semra Özal ‘eşimin saç teli var’ dedi. Savcının raporundan var. ‘İki kere istedik gelmedi’ diyorlar. Önce onu getireceksin…”
Ahmet Özal, Hulki Cevizoğlu’nun bu tespit ve yorumları üzerine ticaret için bulunduğunu söylediği BAĞDAT’tan canlı yayına telefonla bağlandı.
Sorulan sorulara net cevaplar veremeyen Özal, “Şu anda işlerim nedeniyle Irak’tayım. Dönünce bir basın açıklaması yapacağım. Her şeyi orada açıklayacağım” diyerek yine topu taca attı.
Programın diğer stüdyo konuğu emekli hakim ve eski ANAP milletvekili Faik Tarımcıoğlu, Özal’a 1988’de Kartal Demirağ’ın yaptığı suikastte içeriden, ANAP’tan birilerinin de kullanıldığını savundu.
Hulki Cevizoğlu bu iddiaya karşı “ANAP’ta yönetim tartışması vardı ama bu birini öldürecek boyutta değildi herhalde. ANAP içinde birbirini öldürecek insan mı vardı?” diye sordu. Tarımcıoğlu ise “ANAP içinden birileri suikast silahının içeri alınmasında kullanıldı” dedi…
İzlemek için: http://www.youtube.com/watch?v=-6Ll3hXgbJE
|