28 Mart 2024 Perşembe   

 Gündem

 Bu Hafta

 Kitaplar

Özgeçmiş

Yazı Arşivi

Fotoğraflar

Sık Sorulan Sorular

 
 Hulki Cevizoglu Yazilar

28 Nisan 2010 Çarşamba
Yeniçağ Gazetesi

BAŞKANLIK SİSTEMİ


Diktatörlük mü, daha çok demokrasi mi?

Türkiye için “Başkanlık Sistemi” tartışmaları yeniden alevlendi. Başkanlık, diktatörlük sistemi mi yoksa daha çok demokrasi sistemi mi?
Bu, bakış açısına ve bulunulan yere
göre değişiyor.

“Amerikan emperyalizminin tavsiyesi!”

Bugün başkanlık sistemini ortaya atan Başbakan Erdoğan, dün “Bu sistem, Amerikan emperyalizminin tavsiyesidir” diyordu!..
Bugün, bu konunun “akıl hocası” AKP milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, dün, geniş yetkilere sahip Menderes ve Özal’a “padişah ve diktatör” diyordu!
Bugün ise, padişah ve diktatör dedikleri Menderes ve Özal’ın devamı olmakla övünüyor, büyük kentlere dev posterler asıyorlar!..
Bizleri de tembel sürüler olarak görüyorlar.
Her şey unutuluyor...
Bizler sürekli hatırlatıyoruz...
Bu yüzden “kendimizi tekrarlamış” gibi oluyoruz, ama, bu da kaçınılmaz bir gereklilik olarak önümüze çıkıyor.
Ne diyordu Rıfat Ilgaz usta, “Körüz biz” adlı şiirinde:
Yeni körler peydahlarız uyur uyanır,
Ayak altında ezile dursun, karınca sürüleri,
Ezenlerle bir olmuş yaşıyoruz, ne güzel,
Çizme onlardan, içindeki ayak bizden, ne iyi.

Başbakan asar da, keser de!

Bugünkü iktidarın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, bir Başkanın sahip olabileceği her türlü yetkiye sahip.
Bu yetkilerin tümü yasalarda olmasa da, mevcut yetkilerini sonuna kadar kullanma biçimi Erdoğan’ı Başkan konumuna sokuyor.
Erdoğan, şimdi mevcut duruma ad koymak istiyor. yani, zaten Başkan gibi davranıyor, sistemin adı da Başkanlık olsun istiyor.
Hani hep diyorlardı ya, “Niyet okuyucusu olmayın” diye. Niyet okumaya ve tahminlere hiç gerek bırakmıyor, kendileri açıklıyorlar.
23 Nisan törenlerinde, koltuğuna oturan kız çocuğuna, niyetini deşifre etmedi mi: “Artık başbakan sensin. İster asar, ister kesersin!”
Başbakan Erdoğan’a akıl veren Anayasa profesörü Burhan Kuzu, dün Doçent iken (1997’de) bir kitap yazmıştı. (“Türkiye İçin Başkanlık Sistemi”, İstanbul, Fakülteler Matbaası, 1997.)
Burada, neredeyse “bugünkü AKP’yi” tanımlıyor.
Güçlü iktidarların “parti disiplini” adı altında, erkler ayrılığına son verdiğini, hükümetlerin Meclis’i ezdiğini(başka sözcük kullanıyor), Meclis’in iktidarları denetleyemediğini, “parlamentoların hükümetin icra organı” durumuna düştüğünü söylüyor. (Sayfa 54 ve 55.)
Tıpkı bugün kendi partisi AKP’nin yaptığı gibi.
Bugün oy devşirmek için, devamı olmakla övündükleri Menderes ve Özal için ise, şöyle diyor:
“Eski Türklerde ve Osmanlı’dan kalan 600 yıllık padişahlık geleneğimiz var. 1950-60 dönemi (yani, Menderes iktidarı), ’güçlü icra’yönü ile bu modeli çağrıştırmaktadır. Özal’ın Cumhurbaşkanlığı dönemi yer yer bu sistemi hatırlatmaktadır.” (Sayfa 108.)

Diktatör hükümetler

Peki Başkanlık sistemi Türkiye’de bir “diktatörlük rejimine” dönüşür mü?
Sözü yine, bu sistemi savunan AKP’li Anayasa hukukçusu Prof. Kuzu’ya bırakayım:
“Başkanlık sistemi diktatörlüğe dönüşme eğilimi gösterebilir; fakat aynı tehlike öteki hükümet şekillerinde de mümkündür.”
Hangi tür hükümetler diktatörleşebilirmiş, ona da bakalım:
“Parlamentoda oldukça kuvvetli bir çoğunluğa dayanan hükümeti ve onun başbakanını, sert tedbirler almaktan kim alıkoyabilir?” (Sayfa 104 ve 105.)
Evet, bugün AKP Hükümetini ve onun Başbakanını sert tedbirler almaktan kim alıkoyabiliyor, kim?
(Kuzu’yken çok haklı tespitlerde bulunanlar iktidara gelip Kurt olunca, ülke de bu duruma düşüyor demek ki!)

   
Arkadasima Gonder  Yazdir
 Puanla :
 Puan Durum :
  Düşünce / Yorum
Henüz gönderilmiş Yorum / Düşünce kaydı yoktur.
Düşünce / Yorum Yaz
  Diger Yazilari (Son 15 Yazi)
 17.12.2018 TÜRK RÖNESANSININ EMEKÇİSİ, BOZKURT GÜVENÇ
 02.12.2018 NAFAKAYI TOPLUMSAL RATİNG ÖDÜYOR ya da KÖTÜ ÖRNEKLERİ KLONLAMAK
 05.11.2018 21. YÜZYILDA, SUUDİ ARABİSTAN DEVLETİ...
 29.10.2018 CUMHURİYETİN SOSYOLOJİSİ
 22.10.2018 Konsoloslukta Cinayet: SERİ KATİLLERİN PROFİLLERİ
 15.10.2018 ORGANSIZ BEDENLER
 01.10.2018 AKLAMA STRATEJİLERİ, UNUTMA HİLELERİ
 24.09.2018 İNTİHARLA DALGA GEÇİLMEZ
 17.09.2018 AKIL TEMİZLEYİCİ
 10.09.2018 MORTİDO
 02.09.2018 TÖRENLER VE KOLEKTİF BELLEK
 28.08.2018 BİZİ “BİZ” YAPAN HİKÂYELER
 20.08.2018 BİLİNCİMİZ BİZE Mİ AİT?
 13.08.2018 BENLİK SAVAŞLARI
 01.02.2018 DNA SPREYİ İLE ADLİ İŞARETLEME (Adli Damga)
  07.09.2021 22:34:00
Ayhan Murat acet
Abi selam eder ellerinden öperim. Onur iste denilen şahsa...

03.09.2021 20:36:00
Eyyüp Aksoy
Begendigim bir insan netliği ile tv programlarından izle...

03.09.2021 15:28:00
Cengiz GUNER
Hulki bey, 1919un Şifresi adlı kitabınızı okudum. Güze...

19.08.2021 00:23:00
AYKUT TURAN
hulki bey ceviz kabuğu eski programlarını bulamayız özell...

27.07.2021 22:19:00
Murat ADA
Sizi son zamanlarda sevmeye başladım .Bunu sizinle paylaş...

25.07.2021 21:18:00
Murat haskara
Üzülerek geç katıldım ama son program dediniz sezon sonu...

27.06.2021 23:53:00
ŞERAFETTİN EGEMENOĞLU
KANAL İSTANBULDA GEÇEN KONUMDA TAPINAK ŞOVEYELERİ HAZİNES...

27.06.2021 23:28:00
Osman erden
Kanal istanbul konusu için merak ettiğim bir soru var. Ka...

25.06.2021 11:46:00
CAHİT ESEN
HULKİ BEY SENİ TEBRİK EDİYORUM BU ÜLKENİN SENİN GİBİ VATA...

20.05.2021 22:04:00
MUAMMER ANGIN
izmir de bozdoğan yörükler dernek bşk nıyım 35 yıllık mem...

 
 Site Ici Hizli Arama
 

  İletişim Kulübü
E-Posta :
Şifre :
    Beni Hatırla
   

  Yeni Kayıt  Şifremi Unuttum

 
Gizlilik SözleşmesiTelif Bilgisi
Son Güncelleme : 28 Mart 2024 Perşembe
Tüm Hakları Ceviz Kabuğu'na aittir 1994-2024 © İzinsiz alıntı yapılamaz.
Tasarım & Kod : GDTC