Amerika’nın Körfez Savaşı |
Yazar |
: |
Hulki Cevizoğlu |
|
ISBN |
: |
975-6613-13-0 |
Sayfa |
: |
272 Sayfa |
Baskı |
: |
2. Baskı |
Yayınevi |
: |
Ceviz Kabuğu Yayınları |
Fiyatı |
: |
13,00 TL |
|
|
1991’deki Birinci Körfez Savaşı’ndan tam 12 yıl sonra, 20 Mart 2003 saat 04.30’da Bağdat’a yeniden ABD füzeleri düşmeye başladı.
Günlerdir durumu anlamaya çalışanlara yanıt, eski başbakanlardan Bülent Ecevit’ten geliyordu: “Türkiye bir bakıma işgal altına girmiş bulunuyor.”
1. Körfez Savaşı’nda dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, savaş istiyordu. Özal’ın savaş isteğinin temelinde, “Orduevlerinde yatıp kalkan bir ordu istemiyorum. Ordu dediğin savaşır” görüşleri vardı.
Bu kitapta birinci savaşta yaşananların, verilen sözlerin, tutulmayan vaadlerin, yalanların, ortaya çıkan gerçeklerin ve analizler ile ciddi değerlendirmelerin; 2003 yılındaki 2. Körfez Savaşı’na ışık tuttuğunu göreceksiniz.
|
|
Düşünce / Yorum
(1 Mesaj
Gönderilmiş) |
|
-
Boran Peker - 30.10.2007 21:26:11
|
Sayın Cevizoğlu, kitabınızla pek ilgisi yok gibi görünebilir. a.b.d nin iran ve ırak savaşını bizzat biçimlendirdiği dönemlerde 1984-1992 yaz tatillerinde rahmetli babamla, baba toprağım olan tebrizde aile ziyaretlerine giderdim. Yurdumun uçsuz bucaksız topraklarından terör denen lanetin kenarından pas geçerek. 3 gün süren otobüs yolculukları.Sınırda binbir cefa.Bana Yabancı bir ülkenin topraklarında ayrı bir cefa. Tepemizde köpek dalaşı yaparak uçan mirage 2000ler, şehrin karşı sıra dağlarına konumlandırılmış uçaksavarlarlar,kaç sabah vakti deprem oluyor sanarak borbardımanla uyanışımız, sığınak diye herkes evlerin bodrum katlarında toplanırken, babamla inadına evin çatı katından bu vahşete tanıklık edişimiz.Ve babama niye savaşıyorlar diye sorduğumda aldığım ve belkide hala anlayamadığım o veciz cevap. Şimdi 20 yıl sonra bu sefer benim canım milletimin cennet topraklarında yüzyıllardır oynanan sadece yüzleri farklı adamların oynadığı aynı oyun.Cevabı ne idi diye sorarsanız,Zalim her zaman kaybeder,kaybederken de yokederek gider demişti. Şimdi anlayabildiğim o zamanlar zalimler belliydi. Bugünse kitaplarınızzın çoğundan anladığım kadarıyla her köşenin başındalar.Ve bize düşen yılmadan usanmadan anlayarak yaşamak. |
|
Düşünce / Yorum Yaz |
|